MENU

Fun & Interesting

En hayırlı ümmet! / Kerem Önder

Kerem Önder 64,020 3 years ago
Video Not Working? Fix It Now

كُنْتُمْ خَيْرَ اُمَّةٍ اُخْرِجَتْ لِلنَّاسِ تَأْمُرُونَ بِالْمَعْرُوفِ وَتَنْهَوْنَ عَنِ الْمُنْكَرِ وَتُؤْمِنُونَ بِاللّٰهِۜ وَلَوْ اٰمَنَ اَهْلُ الْكِتَابِ لَكَانَ خَيْرًا لَهُمْۜ مِنْهُمُ الْمُؤْمِنُونَ وَاَكْثَرُهُمُ الْفَاسِقُونَ “Siz, insanlar için çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz. İyiliği emreder, kötülükten meneder ve Allah’a iman edersiniz. Kitap ehli de inansalardı elbette kendileri için hayırlı olurdu. Onlardan iman edenler de var. Ama pek çoğu fasık kimselerdir.” Ali İmran 110 "Sizler, sizden önce gelmiş geçmiş ümmetler içinde, en hayırlı ümmet olarak anılıyor idiniz." Bu, Hak teâlâ'nın tıpkı, "Onlar, kâfirlere karşı çetin ve sert, kendi aralarında ise merhametlidirler. Onları, rükû ediciler ve secde ediciler olarak görürsün. Onlar Allah'tan lütuf ve rızâ taleb ederler. Secde İzinden olan nişanları, yüzlerindedir. İşte onların Tevrat'taki vasıfları budur" (Fetih, 29) âyetinde ifâde ettiği gibidir. Yani, "Marufu emredip, münkerden nehyeden ve Allah'a iman edenler olmanız hasebiyle siz, en hayırlı ümmet haline geldiniz, dönüştünüz" demektir. Sonra Cenâb-ı Hak, "Eğer, ehl-i kitab da iman etseydi kendileri için elbette hayırlı olurdu" buyurmuştur. Yani, "Bu hasletleriniz sebebiyle en hayırlı ümmet olma vasfını kazandığınız gibi, Ehl-i Kitâb da iman etmiş olsaydı, bu en hayırlı olma vasfı, onlar için de söz konusu olurdu" demektir. Allah en iyi bilendir. "Ehl-i Kitab, başkanlık sevgisinden ve avamın kendilerine tabî olmasından hoşlandıklarından dolayı, dinlerini İslam dinine tercih etmişlerdir. Eğer onlar iman etseler, âhirette elde edecekleri büyük mükâfaatın yanısıra, dünyada iken de arzuladıkları riyaset (baş olma arzusu) da kendileri için bulunur ve böylece de bu, kendileri için yetindikleri o halden daha hayırlı olurdu." Buna göre kasdedilenler, yahudilerden Abdullah İbn Selam ile onun etbâı; hristiyanlardan da Necaşî ile O'na tâbi olanlardır.” Razi Tefsir Birinci Soru: Bu üç sıfat diğer ümmetlerde de bulunduğu halde, emr-i ma'ruf, nehy-i münker yapıp, Allah'a imân etmelerinin, bu ümmetin en hayırlı oluşunu gerektirişinin sebebi nedir? Cevap: Kaffâl şöyle demiştir: "Ümmet-i Muhammed'in, önceki ümmetlerden daha üstün olması, emr-i ma'ruf nehy-i münkeri en sağlam bir şekilde yapmalarından, yani bu uğurda savaşmalarından dolayıdır. Çünkü ma'rufu emretmek, bazan kalb ile, bazan dil ile, bazan da el ile olur ki, bunların en kuvvetlisi el ile, yani savaşma suretiyle olandır. Çünkü bu, insanın kendisini ölüme atmasıdır. Ma'ruf olan şeylerin en ma'rufu, hak din ile Allah'ın birliğini ve Hazret-i Peygamber'in peygamberliğini tasdik etmektir. En münker olan şey ise, Allah'ı inkâr etmektir. Binâenaleyh din uğrunda cihâd etmek, başka insanları en büyük menfaat ve ma'rufa ulaştırmak ve zararların en büyüğünden kurtarmak için, insanın kendisinin en büyük zararı, yani bu uğurda ölmeyi göze almasıdır. Bundan dolayı cihâdın, en büyük ibâdet olması gerekir. Bizim dinimizde cihâd meselesi, diğer şeriatlardaki cihâd meselesinden daha güçlü ve önemli olduğu için, bu, Ümmet-i Muhammed'in diğer ümmetlerden faziletli olmasını gerektiren birşey olmuştur. İşte İbn Abbas (radıyallahü anh)'dan, bu âyetin tefsiri hakkında rivayet edilen şu haberin mânası da budur: "Siz, insanlar için çıkarılmış en hayırlı bir ümmetsiniz. İnsanlara, "Lâilâhe illallah" Allah'tan başka tanrı yoktur diye şahadet etmelerini ve Allah'ın indirdiği şeyleri ikrar edip kabul etmelerini emreder ve bu uğurda onlarla savaşırsınız." Kelime-i tevhid, ma'rufların en büyüğü; Allah'ı inkâr ise, münkerlerin en çirkinidir." Kaffâl sözüne şöyle devam etmiştir: "Din için savaşmanın faydasını insaflı olan hiçbir insan inkâr edemez. Çünkü insanların pek çoğu, alışkanlıkları ve âdetleri sebebiyle kendi dinlerini sever, onlara sunduğun deliller üzerinde düşünmeye yanaşmazlar. Fakat onlar ölümle korkutularak, hak dine girmeye zorlanırlarsa, ona girerler. Zamanla onların kalplerinde, bâtıl dinleri için olan sevgileri zayıflar ve hak dine olan sevgi artar, kuvvetlenir. Nihayet bâtıl dininden hak dine; ebedi azaba müstahak olmaktan da ebedî mükâfaat ve nimete müstahak olmaya geçer. Web / https://keremonder.com Facebook / http://www.facebook.com/kereminden Instagram / http://www.instagram.com/kerem_onder Instagram / http://www.instagram.com/ihramcizaderesmi Twitter / http://twitter.com/keremonder1 Podcast / https://anchor.fm/keremonder din,ilim,fıkıh,dini videolar,sohbet,sohbetler,dini sohbetler,kerem önder,kerem önder hoca,tefsir,Allah,ilim yayma,ihramcızade,ihramcızade ilim yayma,

Comment