MENU

Fun & Interesting

SÜHA DOĞAN'ın Korkunç Ölümü: Akıl hastanesinde kendi çığlıklarında boğularak acı içinde vefat etti

MegaSinn 22,593 20 hours ago
Video Not Working? Fix It Now

#sinema #yeşilçam #dizi #film #sandıkkokusu #nostalji #eskiler #haber #gündem #sondakika 1960 lı yıllar en verilmli olduğu yıllar olur. 1960 lı yıllarda Seytan bunun neresinde, Rifat diye biri, Beyoglu piliçleri, Yavas gel güzelim, Sayili dakikalar, Kadin oksanmak ister, Siyah otomobil, Seher vakti, Altin Kollu Adam, Kilink soy ve öldür, Aslan yürekli kabadayi, Son vurgun, Vatan ve Namik Kemal ve Cingöz Recai gibi filmlerde yardımcı oyuncu olarak yer alır. Oyunculuğun yanı sıra yönetmen, yönetmen yardımcısı, senaryo yazarı ve yapımcı olarak da sienmada yer alır. 200 den fazla filmde oyunculuk yaptığı gibi yazdığı 21 senaryo da film olarak çekilir. 2 filmin yapımcılığını 24 filmin de yönetmenliğini yapar. Ses konusunda şanslı olan süha doğan birçok karaterin de seslendirmesini yapar. gurbet kuşları filminde muammer gözalan ın, ekmekçi kadın da hüseyin baradan ın, buzlar çözülmeden filimden reha yurdakul un ve aşkın gözyaşları filminde hasan ceylan ın sesi olur. 1970 li yılların ilk yarısı yeşilçam filmlerin ardı ardında geldiği zamanlar olur. Süha doğanda bu yıllarda yumurcak köprü altı çocuğu, işportacı kız, cemo, öldüren yumruk, kızgın yabancı, kin silah ve namus, en kralına tek kurşun, emine, beklenen şarkı ve vefasız gibi filmde oynar. Kötü adam olarak yer aldığı filmlerle yeşilçam da sivrilir. Yıldırım gence, bilal inci gibi isimlerin yanında onun da adı vardır artık. Yıldırım ajan filminde fabrika sahibi, yaralı kurt filminde hilmi, vurgun da gazinocu, dinmeyen sızı da adnan, anadolu ekpresinde selim gökçe, esir hayatta ali etvfik, çapkın kızlar da manyak orhan, ateş böceğinde kumarbaz, baba ocağında müslüm karekterleriyle yeşilçam ın özel isimlerinden biri olur. Ancak 1970 ler ona birçok filmin yanında acılar ve sancularda getirecektir. Sinema hayatına son sürat devam eden usta oyuncu henüz 58 yaşındayken beyin kanaması geçirir. Tarihler 1978 i gösterdiğinde süha doğan bakırköy akıl hastanesinin bir hastasıdır artık. 1979 yılında ölene kadar süren hayatı acı ve ızdırap dolu olacaktı. Çok çileler çekecej ve hayat ona acımasız yüzünü gösterecekti. O uzun boylu yakışıklı ve güçlü adam yerini çelimsiz ne yaptığını hatırlayan birine bırakmıştı(fotoğraf) Sanki o filmlerin kötü gaddar zalim adamı değil de beyazaperdenin ezilen karakteriydi. Kimsecikler yoktu yanında yapayalnız ve çaresizdi. 4 şubat 1979 tarihinde özgür dicleli süha doğan ın yaşadıklarını cumhuriyet gazetesinin sayfalarına şöyle aktarmıştı: “Türk sinemasından bir yaprak daha koptu. 1978’in son yitiği Diclehan Baban’dı, 1979’un ilk yitiği Süha Doğan oldu. (…) Tanınmış karakter oyuncusu, Akıl Hastanesinin taş duvarları arasında doldurduğu son bir yıllık çileli yaşamını sessiz sedasız sona erdiriverdi. Aslında Süha Doğan bir yıl önce ölmüştü. Yaşıyordu ama, yaşadığının bilincinde değildi. Yaşam koşulları, sinema dünyasının acımasız ortamı, bu yetenekli sanatçıyı sonunda akıl hastanesinin boşluğuna dek sürüklemişti. Bir yıldır sevenlerinin, dostlarının, arkadaşlarının uzağında çile doldurduğu akıl hastanesinde bir deri bir kemik kalmıştı. Ayakta kalabilmesi için serum veriliyordu. Bir deri bir kemik kalmıştı. Beyni giderek ufalıyordu. Ne söyleneni anlayabiliyor ne kendini tanıyor ne de ağzından bilinçli bir söz çıkıyordu. Yemekle içmekten gayrı bir şey yapmıyordu. Görkemli nutuklarla emekçilerin sosyal güvencelerine sahip çıkmaya kalkışan sinema kuruluşları, akıl hastanesi köşelerinde bir mum gibi eriyen bu sanatçının acılı yaşamının farkında bile değildi. Birçok benzeri meslektaşı gibi Süha Doğan da aynı yolu izleyerek beklenen acı sona doğru yuvarlanıp gitmişti.” Onu tanıyanlar süha doğan ı beyefendi, kibar, zarif, ince ve çok yakışıklı diye anlatırdı. Ne yazık ki kaderin bize neler yaşatacağını bilemiyoruz. Süha doğan da hiç ummadığu bir anda rahatsızlanmış ve kimsenin aklına gelmeyen bir hayata sürüklenmişti. Zor zamanlarını ise bir akıl hastanesinde yapayalnız geçirmişti. o 300 de fazla filme katkıda bulunmuş özel bir adamdı. Ne kadar zalim görünse de içinde sanat aşkı olan ve bununla yanıp kavrulan bir karakterdi. Yeşilçam'da birçok oyuncunun başına gelen onun da başına gelmişti. 60 lı ve 70 li yılların ruhundan mıdır bilinmez pek çok karakter oyuncusu hayatına ya kendisi son vermiş ya da sefalete sürüklenerek hayatını kaybetmiştir. Bir daha böyle acılarla karşılaşmamak dileğiyle... Kariyerinin zirve yaptığı yıllarda talihsizce ölüme sürükelen, özel hayatına özen gösterip sansasyonel olaylarla gündeme gelmeyen, Yer aldığı takım elbilseli ve şehirli kötü adam rolleriyle çok sevilen kısacık hayatına yüzlerce film onlarca senaryo sığrıdan bir süha doğan geçti bu hayattan... #film #dizi #yeşilçam

Comment